The Walking Dead 8.Sezon 2.Bölüm İncelemesi

Aksiyonu bol bir bölüm, ama...

Geçen sezonki ağır tempodan ötürü birçok olumsuz eleştiriye maruz kalan TWD’nin, 8.sezonda farklı bir konsepte ilerlemeye çalıştığı aşikâr. Kaybettiği popülaritesini geri kazanmak için birçok aksiyon sahnesine yer vermesi, olayları hızlı bir şekilde ele almaya çalışması alışılmış bir durum değil elbette. 

Ancak temponun düştüğü ve özellikle de izleyici kaybının yaşandığı durumlarda, bu tarz yöntemlere başvurmak mantıklı bir tercih olabiliyor. Peki, doğru tercihi yaptınız. Tempoyu arttırdınız. Aksiyon sahnelerine daha fazla yer vermeye başladınız. İş bununla bitiyor mu sizce? Maalesef ki bitmiyor…



8.sezon 2.bölüm ile birlikte iki haftadır dizide yer alan aksiyon sahnelerine baktığımız zaman, bir türlü dişe dokunur bir  "All Out War" çatışmasına denk gelemiyoruz. Yedinci sezon finalinde olduğu gibi kimin kime ateş ettiği belli olmayan, pek çok fiyasko niteliğinde sahneye şahit oluyoruz.

 Üstelik çatışmalar esnasında Saviors grubundan birçok kayıp verilmesine karşın, Rick ve ordusunda- yan karakterler dâhil- birçok etkisiz karakterin kılına bile zarar gelmiyor. Ortada bir aksiyon ve hareketlilik var elbette, fakat insanı geren yahut heyecanlandıran bir atmosferin olmaması diziyi olumsuz yönde etkiliyor. Neticede silah sesleri de, kafamızı şişirmek dışında başka bir amaca hizmet etmemiş oluyor.



Bölümde Saviors grubuna ait birçok mekana eş zamanlı baskın düzenleniyor. Lakin bu baskınların hangi amaca hizmet ettiği, nasıl planlandığı hakkında bilgi sahibi olamıyoruz. Aynı anda birden fazla olay meydana geliyor; ancak bu olaylar arasında bir bağlantı var mı yok mu, varsa da nasıl bir bağlantı var...Tüm bu konular hakkında ayrıntılı bir açıklamaya yer verilmiyor.

Dipnot: Rick ile Daryl silah deposu arayışındayken, diğer grupların karakollara baskın yapması hadisesi, izleyici tarafından kuşkusuz idrak edilebilir. Ancak bu olayların yüzeysel bir şekilde ele alınması, burada eleştirilmektedir.



Yakındığımız diğer bir konu ise, dizideki bazı karakterlere abartılı roller biçilmesi… Özellikle Ezekiel’in iyimser bir tavırla sürekli kahramanca konuşmalar yapması dizideki ciddiyeti ve gerilim dolu havayı altüst ediyor. Zaten Ezekiel’in rolü gereği, kralmışçasına tavırlar takınıp sık sık coşkuya kapıldığını önceden de tecrübe etmiştik. Ancak sürekli bu şekilde davranması, kendisini yapmacık ve çocuksu bir hale sokuyor.

Peki, Morgan’a ne demeli?



“Her hayat değerlidir.” mottosunu benimsediği zamanlar bir karıncaya bile zarar veremeyecek kadar temiz kalpli bir insan olan Morgan, neler yaşadı da birden “ölüm makinesi”ne dönüşüverdi? İşin garip tarafı sadece hayata bakışı değişmedi, aynı zamanda “ölümsüzlük” yeteneğine erişebilen ilk TWD karakteri ünvanına da sahip oldu(!) Onca kurşun yağmuruna tutulduktan sonra hayatta kalmayı başarıp Predator misali pek çok Saviors’u da gafil avladı. Ne yetenekli bir karakter(!) Özel eğitimli bir asker edasıyla hunharca savaşıyor… 

Ne var ki sadece sıradan bir insan. Ve Morgan gibi sıradan bir insanın askeri eğitim almışcasına önüne çıkanı kolayca indirebilmesi neredeyse imkansız. Gerçek dışı, mantıksız ve saçma…



“Dizideki belki de tek etkileyici ve gerçekçi sahne, Rick ile çocuğunu korumaya çalışan Saviors arasında geçen amansız mücadeleydi. Saviors’un çocuğunu korumaya çalıştığını fark ettiği anki Rick’in yüzündeki pişmanlık ve duygusal çöküşü; gerçekten iyi yansıtılmış. Neticede yiğidi öldür hakkını yeme derler: The Walking Dead, karakterlerdeki duygusal değişimleri çok iyi yansıtan ender dizilerden biri ve bu bölümde de bu konudaki başarısını ön plana çıkartıyor.



Son olarak “Morales” karakteriyle alakalı iki kelam etmemizin uygun kaçacağını düşünüyorum. Açıkçası 1.sezondan itibaren uzun bir süredir dizide gözükmediği için geri dönmeyeceğine kanaat getirdiğimiz bir karakterdi kendisi. TWD’nin bu açıdan sağ gösterip sol vurduğunu söyleyebiliriz. Şimdilik diziye nasıl bir katkısı veya etkisi olabileceğini kestiremiyoruz. Elimize yeni bilgiler ulaştıkça “Morales” konusuna ilerde daha detaylıca değineceğiz.

Aksiyonu, dramı, gerilimi dozunda olup heyecanlı ve güzel bölümler izlemek dileğiyle bu yazımızı burada noktalıyoruz…

Hala TWD için ümitliyiz :)